ILO Türkiye Ofisi ve TÜİK Ortak Araştırmasına Göre Türkiye’de Cinsiyete Dayalı Ücret Farkı % 15.6

ILO Türkiye Ofisi ve TUİK tarafından 30 Eylül 2020 tarihinde yapılan webinarda açıklanan verilere göre cinsiyete dayalı ücret farkı yaş ilerledikçe ve eğitim seviyesi düştükçe daha fazla artıyor.

Haberler | 05 Ekim 2020 Pazartesi
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Türkiye Ofisi ve Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) ortak çalışmasıyla ilk defa daha kapsamlı veri kaynağı kullanarak ve farklı yöntemlerle hesaplanan cinsiyete dayalı ücret farkına dair veriler ve bu verilerin yer aldığı ‘Cinsiyete Dayalı Ücret Farkının Ölçümü – Türkiye Uygulaması Raporu’ 30 Eylül 2020 tarihinde yapılan bir webinar ile kamuoyuyla paylaşıldı.

Toplantıda konuşan ILO Türkiye Ofisi Direktörü Numan Özcan “Cinsiyete dayalı ücret açığının hesaplanması, çalışma yaşamındaki eşitsizliklere ilişkin mevcut durumun tespit edilmesi, konuya ilişkin politikaların belirlenmesi ve uygulanması ile uygulama sonrası sektör, meslek grubu, eğitim düzeyi ve benzeri farklılıklara göre izlenmesi açısından çok önemli” dedi.

ILO Türkiye Ofisi tarafından, İsveç mali katkısıyla yürütülen “Kadınlar için Daha Çok ve Daha İyi İşler” Programı kapsamında TÜİK işbirliği ile yapılan araştırmada ilk defa daha geniş bir sektörel kapsam incelendi ve ve kayıt dışı istihdama ilişkin veriler de ele alındı. Hesaplamada kullanılan verilerin önemine dikkat çeken Numan Özcan “Rapor çok önemli çünkü ilk kez cinsiyete dayalı ücret farkı, işgücü piyasasının yapısını daha iyi temsil eden ve daha kapsayıcı olan Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması (GYKA) ve Hanehalkı İşgücü Araştırması (HİA) verileri ile de hesaplandı,” şeklinde konuştu.

Türkiye’de daha önce cinsiyete dayalı ücret açığına dair hesaplamalarda TUİK tarafından Kazanç Yapısı Araştırması kullanılıyordu.

“COVID-19 Salgını Ücret Açığını Derinleştiriyor”

Covid-19 krizinin cinsiyete dayalı ücret açığına etkilerine de değinen Özcan, “Krizin yarattığı sosyal ve ekonomik etkiler ücret açıklarını daha da derinleştiriyor, dedi.

“Zira kadınların yoğun çalıştığı hizmet, perakende satış, turizm gibi sektörler krizin en olumsuz etkilediği sektörler. Dolayısıyla salgınla ev ve aile içi bakım yükleri daha da artan kadınlar, bırakın yönetici pozisyonları için mücadele etmeyi, evlerine daha fazla vakit harcayabilmek için kısa süreli güvencesiz çalışma biçimlerine geçmek, hatta işlerinden ayrılmak durumunda kalabiliyorlar.”

TÜİK Başkan Yardımcısı Vekili Ahmet Kürşad Dosdoğru ise araştırmanın Türkiye'deki cinsiyetler arası ücret farkının resmi olarak hesaplanmasına yönelik yeni bir metodolojinin geliştirilmesini de amaçladığını belirterek çalışmanın çalışma hayatındaki mevcut eşitsizliklerin tespitine katkıda bulunmayı amaçlaması bakımından önemli bir adım olduğunu ifade etti.

Webinarda ayrıca ILO-TÜİK ortak çalışması neticesinde ortaya konan cinsiyete dayalı ücret farkına ilişkin tüm verilerin ve metodolojiye dair bilgilerin yer aldığı “Cinsiyete Dayalı Ücret Farkının Ölçümü – Türkiye Uygulaması Raporu”nun tanıtımı yapıldı ve moderatörlüğünü ILO Türkiye Ofisi’nden Kıdemli Program Yöneticisi Ebru Özberk Anlı’nın yaptığı bir panel gerçekleştirilerek raporun hazırlanmasında önemli rol oynayan Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden Doç. Dr. Emel Memiş ile TÜİK’ten İşgücü Girdi Göstergeleri Grup Başkanı Vekili Hüseyin Tancan Kale rapordaki verileri kamuoyuyla paylaştı.

Türkiye’de cinsiyete dayalı ücret farkı %15,6

Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması 2018 verisi kullanılarak yapılan çalışmaya göre Türkiye’de cinsiyete dayalı ücret farkı %15,6 düzeyindedir.

Yaş ilerledikçe cinsiyete dayalı ücret farkı artıyor

Araştırmaya göre ücret farkı yaş ilerledikçe artış göstermektedir. Ücret farkı, çalışma yaşamının başlarında düşük seyrederken (%3,8), 40’lı yaşlarda kadınların aleyhine dikkat çekici düzeyde artmakta (%25,9), izleyen yaşlarda bu yüksek düzeyini korumaktadır.

Eğitim seviyesi düştükçe cinsiyete dayalı ücret farkı artıyor

Rapora göre eğitim seviyesi düştükçe cinsiyete dayalı ücret farkı artıyor. İlkokul ve altı eğitim düzeyine sahip ücretli çalışanlar arasında cinsiyete dayalı ücret farkı en yüksek düzeyde (%38,6) iken, yüksekokul ve üzeri eğitim düzeyine sahip çalışanlarda (%15,8) en düşük düzeydedir.

Kayıt dışılıkta ücret farkı yükseliyor

Araştırmaya göre, kayıtdışı çalışanlarda (%24,2) cinsiyete dayalı ücret farkı kayıtlı çalışanlara (%11,5), kıyasla çok daha yüksek düzeydedir.

ILO Metodolojisi Faktör Bazlı Hesaplamaya Göre Ücret Farkı % 21

ILO Genel Merkezi tarafından geliştirilen bir metodoloji olan ve TÜİK işbirliği ile gerçekleştirilen araştırmada ilk kez Türkiye’de de kullanılan faktör bazlı hesaplamaya göre, cinsiyete dayalı ücret farkı ortalama %21,1 düzeyindedir. Faktör bazlı hesaplama metodolojisi, cinsiyet ücret farkının, ücretli çalışan kadınların ve erkeklerin farklı eğitim düzeylerinde ve sektörlerde yoğunlaşmasından kaynaklanabilecek etkilerinden bağımsız olarak ölçülmesine imkan veriyor.

Anne olmayan kadınlar ile babalar, anne olan kadınlardan fazla kazanıyor

Çalışmanın diğer önemli bir özelliği ise anne olan ve olmayan kadınlar arasındaki ücret farkı olarak tanımlanan “annelik ücret farkı” nı hesaplamış olmasıdır.

Cisniyete dayalı ücret farkı sadece çocuğu olan ve olmayan çalışan kadınlar arasında değil, çalışan anne ve babalar arasında da görüldüğü için Rapor’da çalışan anne ve babalar arasındaki ücret farkı da ele alınmıştır. Çalışmaya göre çocuğu olan ve olmayan kadınlar arasındaki ücret farkı çocuğu olan anneler aleyhine %11; annelerin ücret düzeyi babalar ile kıyaslandığında ücret farkı ise annelerin aleyhine %19 olarak tespit edilmiştir.

Sektörel Kapsamı Daha Geniş ve Kayıt Dışına Dair Verileri de İçeren İlk Çalışma

ILO Türkiye Ofisi ve TUİK’in ortak ürünü olan Rapora konu olan cinsiyete dayalı ücret farkı ilk defa daha geniş sektörel kapsamı olan ve kayıt dışı istihdama ilişkin verileri de içeren Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması (GYKA) kullanılarak elde edildi.