Suriyelilerin Türkiye’de işgücü piyasası üzerindeki etkileri ve istihdam edilebilirlikleri

Uluslararası Çalışma Örgütü’nün “Suriyelilerin Türkiye’de işgücü piyasası üzerindeki etkileri ve istihdam edilebilirlikleri” toplantısı kamu kurum ve kuruluşları, işçi ve işveren kuruluşları, yerel yönetimler, uluslararası kuruluşlar, sivil toplum kuruluşları ve üniversitelerden temsilcilerin geniş katılımıyla 17 Aralık 2015’te Ankara’da gerçekleşti.

Haberler | 24 Aralık 2015 Perşembe

ILO’nun dört yeni saha çalışmasına ait ön bulguların paylaşıldığı ve katılımcılarla tartışıldığı toplantının açılış konuşmasında ILO Türkiye Direktörü Numan Özcan, söz konusu raporların geçici koruma altındaki Suriyeliler ve yerel halka yönelik hizmet planlamasına destek olmasını beklediğini belirtti. Çalışma bulgularının Suriyelilerin çalışma hayatında fiili olarak yer aldığını gösterdiğini vurgulayan Özcan; bu durumun yerel ve ulusal düzeydeki olumsuz etkilerini asgari düzeye indirmek ve hatta işgücü piyasasındaki boşlukları doldurma fırsatına çevirmek için kapsamlı politikalara ve önlemlere gerek olduğunu sözlerine ekledi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder ise açılış konuşmasında göçlerden etkilenen ülkelerden bazılarının geçiş, bazılarının ise hedef ülke olduğunu söyleyerek, Türkiye’nin artık bir geçiş değil, hedef ülke haline geldiğini belirtti. Önder, yabancıların Türkiye'de hangi koşullar altında istihdam edilebileceğine yönelik bir kanun taslağı hazırladıklarını belirterek, taslaktaki önceliklerinin istihdamın korunması ve çalışma barışının sağlanması olduğunu vurguladı. Suriye'de sorunların başladığı 2011'den bu yana, ülkeye yasal yollardan giriş yapmış ve çoğunluğu şirket ortağı olan, yaklaşık 6 bin Suriyeliye, imalat ve ticaret sektöründe yeni bir iş yeri açarak faaliyet göstermeleri için çalışma izni verildiğini ifade eden Önder, istihdama yönelik proje çağrısında da bulundu.


Türkiye’deki Suriyelilere yönelik kapsamlı bir ILO stratejisi çerçevesinde gerçekleştirilen ve geçici koruma altındaki Suriyelilerin işgücü piyasası üzerindeki etkileriyle ilgili güvenilir veriler elde edilmesini ve bu çalışmaların kapsamlı bir ulusal politika geliştirilmesine katkıda bulunmasını hedefleyen saha çalışmaları ana başlıklarıyla aşağıda sunulmaktadır.

1. Şanlıurfa’da Suriyelilerin istihdamı konusunda işverenlerin ve işçilerin görüşleri araştırması:

  • Araştırmada kapsanan işyerlerinin %27’si Suriyeli çalıştırmaktadır ve bu da söz konusu işyerlerinin toplam istihdamı içinde %3,2’lik bir paya karşılık gelmektedir.
  • İşverenlerin %60’ı ihtiyaç olduğunda Suriyeli çalıştırabileceğini, %64’ü de devlet desteği sağlanması halinde Suriyeli istihdam edebileceğini belirtmektedir. Hiçbir şekilde Suriyeli çalıştırmayacağını söyleyenlerin oranı ise %32’dir.
  • Suriyeli çalıştırma konusunda işverenler çoğunlukla olumlu görüş bildirmekle birlikte, bunun önündeki en büyük engel olarak dil sorunu gösterilmekte (%50), bunu sosyal uyum (%32) ve çalışma izni (%24) izlemektedir.
  • Araştırma kapsamındaki işyerlerinde çalışanlar ise Suriyelilerin istihdamı konusuna daha temkinli yaklaşmaktadır; işçilere göre işyerinde Suriyelilerin çalışması iletişim ve uyum sorunlarına yol açmakta, bu da verimliliği düşürmektedir.

2. Ankara’da sokakta çalışan Suriyeli çocuklarla ilgili alan araştırması

  • Suriyeli çocukların okullaşma oranı anne babalarının eğitim ve refah seviyeleriyle yakından ilişkilidir.
  • Ebeveynlerin kayıt dışı çalışmaları ve düşük ücret almaları Suriyeli çocukların sokaklarda çalışmalarına yol açan önemli bir etmendir.
  • Suriyeli çocuklar dil sorunuyla karşılaşmaktadır ve bu da onların kendilerine sunulan sosyal imkânlar ve fırsatlardan yararlanmalarını güçleştirmektedir.


3. Merkezi ve yerel düzeyde kurumsal kapasite ihtiyaç analizi 

  • Suriyeliler Kilis nüfusunun %50’den fazlasını, Şanlıurfa nüfusunun %25’ini ve Gaziantep nüfusunun %22,5’ini oluşturmaktadır. Bu kentler, özellikle belediye, sağlık, eğitim ve sosyal hizmetler açısından ilgili altyapıların yetersiz kalması nedeniyle taşıma kapasitelerini aşmış durumdadır. Sosyal hizmetlere erişim, ev sahibi halk ve Suriyeliler açısından giderek güçleşmektedir.
  • Türkiye’deki Suriyeli sayısının giderek artması, kamu kurumları tarafından verilen hizmetlerin planlanmasına ve eşgüdümüne yardımcı olacak orta ve uzun dönemli programlar hazırlanmasını ve kurumsal kapasitenin geliştirilmesini gerektirmektedir.


4. Gaziantep Nizip Geçici Barınma Merkezi mesleki, teknik ve beceri eğitimi için öncelikler; yerel düzeyde arz ve talep değerlendirmesi

  • Gaziantep’te barınma merkezlerinde yaşayan Suriyelilerin % 20’ye yakını ildeki hizmet, sanayi ve tarım işletmelerinde geçici ya da sürekli olarak çalışmaktadır.
  • Bu kişilerin geçerli mesleki bilgi ve becerilerle donatılarak iş piyasalarına uyum sağlamalarına destek olunması önem arz etmektedir. Bu çalışma kapsamında, barınma merkezlerinde yaşayan Suriyelilere yönelik uygulanabilir bir mesleki eğitim modeli geliştirilmesi için ayrıntılı bir saha çalışması gerçekleştirilerek, işgücü piyasalarının ihtiyaçları ve Suriyelilerin becerileri doğrultusunda kursiyerlerin kolaylıkla iş bulabilecekleri altı meslek dalı belirlenmiştir.
  • Kısa süreli kurslarla eğitim verilecek meslek dalları; sayacılık, kaynakçılık (3. seviye), Gaziantep bakır el işlemeciliği, dokuma konfeksiyon makinacılığı, servis elemanı yardımcılığı, web tasarımcılığı olarak belirlenmiştir. 

ILO’nun Türkiye’deki Suriyelilerle ilgili çalışma stratejisi beş bileşenden oluşmaktadır:

  • ulusal politika geliştirme çabalarının üç taraflı mutabakat zemininde gerçekleştirilmesi için kolaylaştırıcılık yapmak;
  • bilgi temelini geliştirmek üzere yerel ve ulusal ölçeklerde değerlendirmeler, araştırmalar ve etki analizleri gerçekleştirmek;
  • işgücü piyasasındaki sorunların aşılmasına yönelik kurumsal ve teknik kapasitenin güçlendirilmesini desteklemek;
  • Suriyelilerin ve yerel halkın istihdam edilebilirliklerinin artırılmasını teminen ulusal paydaşlarla işbirliği içinde beceri geliştirme, mesleki eğitim ve yerel ekonomik kalkınma çalışmaları gerçekleştirmek;
  • yasal düzenlemeler, işgücü piyasasındaki sorunlar ve fırsatlarla ilgili farkındalık yaratmak.
ILO Türkiye Ofisi, bu stratejik bileşenler kapsamındaki çalışmalarını temel ilkeler ve hakların teşvik edilmesi yoluyla sürdürmeye devam etmektedir.