COVID-19 sürecinde şirketlere, insan hakları uygulamalarında yol gösterecek “Hızlı Öz Değerlendirme” aracı geliştirildi

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Türkiye Ofisi, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Türkiye, Global Compact Network Türkiye ve Hedefler için İş Dünyası Platformu’nun katkılarıyla, UNDP tarafından geliştirilen ve şirketlere faaliyetlerinde insan haklarına ilişkin yükümlülüklerini değerlendirme ve yönetme konusunda destek olacak “Hızlı Öz Değerlendirme” aracı Türkiye koşullarına uyarlandı. Bu aracı tanıtmak üzere düzenlenen “İnsan Haklarıyla İlgili Özen Yükümlülüğü ve COVID-19: Şirketler İçin Hızlı Öz Değerlendirme” konulu çevrim içi toplantıda, şirketlere insan haklarına ilişkin bir geniş kapsamlı ve pratik bir bakış açısı sunuldu.

Haberler | 02 Kasım 2020 Pazartesi
COVID-19 pandemisi nedeniyle, şirketlerden düzenleyici otoritelere, ekonomi dünyasının büyük-küçük tüm karar vericileri, görülmemiş büyüklükte ve çapta güçlükle karşı karşıya geldi. Küresel ekonominin gücüne ve kurumların dayanıklılığına olan güven, daha önce hiç geçmediği bir süreçten geçiyor.

Şirketlerin, özellikle de faaliyetlerine devam etmek için devlet yardımı almak zorunda kalan firmaların krizde nasıl hareket edecekleri ve nasıl kararlar alacaklarının, önümüzdeki yıllarda toplumu sosyal alanda da şekillendireceğini tahmin etmek güç değil.

Pek çok şirket tıbbi malzeme yardımı yaparak, çalışanların refahına dair girişimlerde bulunarak ve krizden etkilenen topluluklara destek sunarak, COVID-19 koşullarından kaynaklı zorlukların üstesinden gelmeye çalışıyor. Krizden çıkışta, insanı merkeze alan, bütünlüklü yaklaşımın önemini hatırlatan bu araç, şirketlerin faaliyetlerinde insan haklarına yönelik etkileri değerlendirmenin ve yönetmenin faydalarını sunuyor. Böylece, tüketici ve üreticilerle, çalışanlarla, paydaşlarla ve tüm toplumla kurulan güven ilişkisinin kriz sonrasında da güçlü kılınmasının yolu açılıyor.

Tüm şirketlere, faaliyetlerinde ve tedarik zincirlerinde COVID-19’un insan hakları üzerindeki kısa vadeli ve pratik, aynı zamanda uzun vadeli etkilerine de çözüm olarak, kapsamlı bir insan hakları etki değerlendirmesi yapmalarını öneriliyor. UNDP, buradan hareketle, şirketlere faaliyetlerinin insan hakları etkilerini göz önünde bulundurma ve yönetme konusunda destek olmak amacıyla “İnsan Haklarıyla İlgili Özen Yükümlülüğü ve COVID-19: Şirketler İçin Hızlı Öz Değerlendirme” adı verilen sade ve erişilebilir bir araç geliştirdi. ILO Türkiye Ofisi, UNDP Türkiye, Global Compact Network Türkiye ve Hedefler için İş Dünyası Platformu‘nun da katkılarıyla bu araç, Türkiye koşullarına uyarlanarak Türkçeye çevrildi.

“COVID-19 Hızlı Öz Değerlendirme” aracıyla COVID-19 bağlamında, şirketlere bu yönde atılabilecek etkili adımlar ve fikirleri sunularak, insan haklarına ilişkin bir bakış açısı ortaya konuldu.

Bu aracın tanıtımı ise, açılış konuşmalarını ILO Türkiye Ofisi Direktörü Numan Özcan ve UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Claudio Tomasi’nin yaptığı, 28 Ekim’de düzenlenen çevrim içi toplantıda yapıldı.

“Uluslararası standartlara ve insan haklarına saygı, krizden insanı merkeze alan çıkış için kritik”

Önce bir insan, sonra bir çalışan olarak, temel haklarımıza saygı duyulmasını bekliyoruz. COVID-19 salgını küresel düzeyde sadece insan sağlığı ve toplumsal hayatın devamlılığını değil, çalışma hayatını ve insan haklarını da derinden etkileyen bir sürece dönüştü."

Numan Özcan, ILO Türkiye Direktörü
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Türkiye Direktörü Numan Özcan, çalışmaya ilişkin temel hakların birer insan hakkı olduğunu hatırlatarak, “Önce bir insan, sonra bir çalışan olarak, temel haklarımıza saygı duyulmasını bekliyoruz. COVID-19 salgını küresel düzeyde sadece insan sağlığı ve toplumsal hayatın devamlılığını değil, çalışma hayatını ve insan haklarını da derinden etkileyen bir sürece dönüştü. Krizden insanı merkeze alan bir yaklaşımla çıkış için, uluslararası standartlara ve insan haklarına saygı duyulması kritik bir önem taşıyor. Geliştirilen bu öz değerlendirme aracı, çalışma hayatına ilişkin insan haklarının, şirketler açısından pratik günlük işleyişte ne anlama geldiği konusunda basit ama etkili bir rehberlik sağlıyor” değerlendirmesinde bulundu.

UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Claudio Tomasi ise insan hakları ve çalışan haklarının özellikle COVID-19 döneminde iş faaliyetleri ve yönetiminde daha da önemli hale geldiğini belirterek, “2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi, Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na ulaşmada özel sektörü, Birleşmiş Milletler’in ve hükümetlerin kilit paydaşlarından biri haline getiriyor” dedi.

Açılış konuşmalarının ardından moderatörlüğünü Global Compact Türkiye Genel Sekreteri Melda Çele’nin yaptığı ‘Liderler Oturumu- Pandemi Döneminde İş Dünyası ve İnsan Hakları’ gerçekleştirildi. Hedefler için İş Dünyası Platformu Yönetim Kurulu Üyesi ve Dimes CEO’su Ozan Diren, Global Compact Türkiye Çeşitlilik ve Kapsayıcılık Çalışma Grubu’nu temsilen, WPP Türkiye İnsan Kaynakları ile Kültür ve Sürdürülebilirlikten Sorumlu İcra Kurulu Üyesi Aysun Sayın ve Unilever Türkiye Sürdürülebilirlik ve Kurumsal İletişim Direktörü ve Yönetim Kurulu Üyesi Ebru Şenel Erim konuşmacı olarak yer aldı. Panelde insan hakları ve iş dünyası uygulamaları ile kriz dönemlerinde dikkat edilmesi gereken konular ve bu dönemde “COVID-19 Hızlı Öz Değerlendirme Aracı”nın şirketlere nasıl destek olabileceği tartışıldı.

“Kapsayıcı büyüme ve insana yakışır işe ulaşmada paydaşlar bir araya gelmeli”

“Neden ve Nasıl? COVID-19 Döneminde İnsan Haklarıyla İlgili Şirketler İçin Hızlı Öz Değerlendirme” panelinin moderatörlüğünü ise ILO Türkiye Ofisi İstihdam ve Girişimcilik Yöneticisi Tuba Burcu Şenel ve UNDP Hukuk ve İnsan Hakları Uzmanı Zeliha Aydın üstlendi. Panelde UNDP Bangkok Bölge Ofisi, İş ve İnsan Hakları Uzmanı Sean Lees ve ILO Cenevre Genel Merkezi Kıdemli Uzman ve İşletmeler için Yardım Masası Yöneticisi Emily Sims değerlendirmelerde bulundu.

Sims, işletmeleri insan hakları konusunda sorumlu tutumları için yol gösteren uluslararası ILO sözleşmeleri hakkında bilgi vererek, “COVID-19 döneminde birçok ülkede işgücü piyasasındaki eşitsizliklerin arttığını ve sosyal güvenlik sistemlerinin yetersiz kaldığını gördük. Türkiye’de de, birçok ülkede olduğu gibi kapsayıcı büyüme ve insana yakışır işe ulaşmak için hükümet, özel sektör, sosyal ortaklar ve sivil toplumun bir araya gelip toplumsal sözleşme sağlaması büyük önem taşıyor” sözleriyle sosyal diyalogun önemini vurguladı.

Şirketler, ILO Türkiye Ofisi, UNDP Türkiye, Global Compact Network Türkiye ve Hedefler için İş Dünyası Platformu tarafından Türkiye koşullarına uyarlanarak hazırlanan çalışmaya, bu linkteki anket üzerinden halen katkı sunabilir.