1 Mayıs İşçi Bayramı: Emek ve dayanışma günü

Açıklama | 01 Mayıs 2020 Cuma
Numan Özcan, ILO Türkiye Direktörü
Çok değerli ortaklarımız, dostlarımız,

Bugün 1 Mayıs İşçi Bayramı, emek ve dayanışma günü. Temelleri 1880’li yıllara dayanan, işçilerin günlük çalışma saatleri konusunda küresel ölçekte verdiği mücadeleden doğan 1 Mayıs, dayanışmanın önemini çok iyi hatırladığımız bugünlerde, daha da anlamlı.

Bugün tüm dünyada COVID-19 küresel salgını, bir sağlık krizinin ötesine geçerek ekonomi ve işgücü piyasası krizine dönüşmüş durumda. Maalesef milyonlarca kişinin, özellikle kırılgan kesimlerin ve kayıt dışı ekonomide çalışanların üzerinde yıkıcı etkileri olacak.

Sağlık çalışanından market çalışanlarına, fırıncıdan kuryeye, çiftçiden eczacıya, berberden garsona, ev işçisinden taksiciye, çalışma hayatında yer alan herkesin hayatımızdaki öneminin daha iyi görüldüğü, emeğin değerinin daha iyi anlaşılması gerektiği tarihi bir dönemden geçiyoruz. Bu zorlu süreç aynı zamanda, küresel salgına karşı yürütülen mücadelenin ön saflarında yer alan kadınların gerek evde, gerek işyerlerinde yarattığı değeri bize bir kez daha gösterdi. 

Uluslararası Çalışma Örgütü olarak biz, küresel salgına karşı etkin ve kapsayıcı politikaların geliştirilebilmesi için Birleşmiş Milletler sistemi içinde, hükümetler ve sosyal ortaklarımızla birlikte var gücümüzle çalışıyoruz. İnanıyoruz ki bu küresel tehdide karşı geliştirilebilecek en etkili yanıt yine küresel işbirliğiyle olabilir. Bu bağlamda, ulusal düzeyde hükümetler, işverenler ve çalışanlar arasında, uluslararası düzeyde de ülkeler ve uluslararası kuruluşlar arasında geliştirilecek güçlü bir  diyalogun etkili ve kalıcı çözümler geliştirmek için büyük önem taşıdığına inanıyoruz.

Bu salgının getirdiği yıkıma karşı, birlikte çalışmaya ve birbirimize destek olmaya en çok ihtiyaç duyduğumuz bir dönemdeyiz. İster sokaktan geçen ekmek dağıtıcısı, ister masa başında ter dökerek emeğinin karşılığını arayan bir banka memuru, ister çalıştığı işyerinde hastalanmaktan veya işten atılmaktan endişe eden bir işçi, ister işyerini kapatmak zorunda kalan ve zor günlerde işçi çıkarmadan nasıl ayakta kalacağını düşünen işveren olsun, aslında hepsi dayanışma bekliyor.

Bu nedenle, krize karşı geliştirilen politika ve eylemlerin, aramızda en kırılgan ve güvencesiz olanları önceliklendirmesi gerektiğine inanıyoruz. Güçlü sosyal koruma sistemleri, özellikle de en kırılgan durumda olanları korumak için büyük öneme sahiptir.

Tüm dünyada hemen herkesi etkileyen veya etkileyecek olan küresel salgının, dayanışma ve birlikte çalışma kültürünün bir miladı olmasını diliyor; sürdürülebilir, kapsayıcı, adil, insan odaklı ve insana yakışır politikaların geliştirilmesini sağlamak için herkesi katkıda bulunmaya çağırıyoruz.

Biz de ILO Türkiye Ofisi olarak, COVID-19 salgınının başlangıcından beri gerek politika önerilerinin Türkiye’deki ortaklarımıza sunulması, gerekse en kırılgan çalışanların desteklenmesi için üzerimize düşeni yapmaya çalışıyoruz. 1 Mayıs vesilesiyle hazırladığımız bu Özel Sayı ile, bugüne kadar ILO Genel Merkezi ve ILO Türkiye Ofisi olarak yaptığımız çalışmaların bir özetini tek bir bültende sizlere ulaştırmayı hedefledik.

Tüm çalışanların 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü en içten dileklerimle kutlar, sağlıklı, güvenli ve umutlu günler dilerim. 

Numan Özcan

ILO Türkiye Direktörü



ILO Haber Bülteni’ne üye olmak için: ankara@ilo.org