COVID-19: Sosyal diyalog yoluyla çözüm üretmek

COVID-19 krizi: Sosyal koruma sistemlerimizi güçlendirmemiz için uyarı çağrısı

Etkili sağlık ve sosyal koruma sistemlerine sahip olan ülkeler, pandemi ile mücadelede daha hazırlıklı durumdalar.

Basın açıklaması | 24 Nisan 2020 Cuma

CENEVRE (ILO Haber) – Uluslararası Çalışma Örgütü’ne göre, hükümetler, sosyal ortaklar ve diğer paydaşların, COVID-19 krizini, sosyal koruma sistemlerini güçlendirmek için bir uyarı olarak görmesi gerekiyor.

Bir analize göre, etkili sağlık ve sosyal koruma sistemlerine sahip olan ve evrensel kapsama sağlayan ülkeler, kendi insanlarını, COVID-19’un yol açtığı geçim imkanları tehlikesine karşı daha iyi koruyabiliyor. Öte yandan, sağlık ve sosyal koruma sistemleri sağlam olmayan ülkelerin, ihtiyaç üzerine özel amaçlı politikalar ve müdahaleler geliştirmesi gerekecek; ki bu da muhtemelen, önlemlerin sınırlı olmasına ve gecikmesine yol açacak.

“Pandemi, özellikle kısmi süreli işçiler, geçici işçiler ve kendi hesabına çalışanlar gibi birçoğu kayıtdışı ekonomide yer alan işçi kategorileri bakımından, dünyadaki sosyal koruma sistemlerindeki büyük eksiklikleri ortaya çıkardı” diyor ILO Sosyal Koruma Departmanı Direktörü Shahra Razavi. “Sosyal koruma, ek maliyet olarak değil, yatırım olarak görülmelidir. Sosyal darbe önleyici ve ekonomik istikrarlaştırıcı olarak hayati rol oynuyor.”

COVID-19 Kriziyle Mücadelede Sosyal Koruma Önlemleri: Ülkelerin Önlemleri ve Politika Değerlendirmeleri başlıklı rapora göre, pandemi, trajik can kayıplarına ek olarak, yoksulluk ve eşitsizliği artıracak ve özellikle yaşlılar, engelliler, kronik hastalığı olanlar, göçmen işçiler ve zorla yerinden edilmiş kişileri olumsuz etkileyecek.

© Luis Robayo / AFP
Birçok ülke, krize yanıt olarak, geniş bir yelpazeyi kapsayan sosyal koruma politika önlemlerini ulusal çapta uygulamaya başladı. Önlemler, genel vergilerden finanse edilen hastalık yardımlarını, diğer kimi durumlarda hak sahibi olmayan çalışanları da kapsayacak şekilde genişletiyor; kısa süreli çalışma planları yoluyla çalışanlarını muhafaza etmelerini sağlamaları için işletmeleri desteklemek üzere işsizliğe karşı koruma programları uyguluyor; diğer kimi durumlarda hak sahibi olmayacak işten çıkarılanlara işsizlik yardımları sağlıyor; ve ailelere gelir desteği sağlıyor. Ülkelerin aldığı diğer bazı önlemler ise, gıda maddeleri veya öğünler gibi ayni yardımlar veya gıda alınabilmesi için nakit transferlerini kapsıyor.

1 Şubat ile 17 Nisan 2020 tarihleri arasında, 108 ülke ve bölge, kaybedilen işler ve geçim imkanlarının yarattığı yıkıcı etkiyi azaltmak için en az 548 sosyal koruma önlemi açıkladı.

Önlemlerin yaklaşık beşte biri (%19,3) özel sosyal ödenek/hibeleri içeriyor; bunun hemen ardından işsizlik koruması (%15,7), sağlık (%9,5) ve gıda tahsisi (%9,1) geliyor.

Avrupa ve Orta Asya’daki ülkelerin üçte ikisinden fazlası, Amerika kıtalarında yarıdan fazlası, Asya’da ise hemen hemen yarısı pandemiye yanıt olarak sosyal koruma önlemleri uygulamaya koydular. Afrika’da ise ülkelerin üçte birinden fazlası, Arap ülkelerinde ise yaklaşık üçte biri, benzer önlemleri uyguluyor.

Rapora göre, yetersiz sosyal ve sağlık kapsaması, sadece o ülkeler için değil, bütün uluslararası toplum için tehlike yaratıyor. Bu durumda olan ülkelerin, sağlık hizmetlerine erişim ve gelir desteğini de içerecek şekilde, sağlık ve sosyal koruma sistemlerini ve kapasitelerini artıracak acil önlemler alabilmesi için, derhal ve acilen uluslararası destek sağlanması gerekiyor.